Değmez dediğin insan, kalbinin her kıvrımına değer ya; hayatın en falsolu küfürlerinden biridir bu aslında..!

Agustos Pembe 90 Image Banner 468 x 60

5 Ocak 2013



 




İnandığım gibi, inandıklarımla; inanılmaz yaşarım..!

Aslında insanlar seni hayal kırıklığına uğratmıyor. Sadece sen, yanlış insanlar üzerinde hayal kuruyorsun

 

Aynı yolu bizimle birlikte yürüdüğümüzü zannettiğimiz insanlar, ASLINDA, sadece gidecekleri yere kadar bize eşlik etmişler o kadar..!



Sonu belli olmayan bir yoldur hayat. Önüne ne zaman, neyin çıkacağını bilemezsin. Bazen birşeyler alır götürür senden, tutamazsın..! Bazen de hayatın getirdiklerinden kaçmak istersin, ama kaçamazsın... Böyledir hayat, bir türlü anlayamazsın...Ve bir gerçek vardır: "ACIYI tatmadan, MUTLULUĞU tadamazsın...


Karpuz Kabuğundan Gemi Değil , Titanik Bile Yaparsın!
Para Değil, Yürek Meselesi....!


Benim Hayatımı Yargılamadan önce; benim ayakkabılarımı giy ve benim geçtiğim yollardan, sokaklardan, dağ ve ovalardan geç... Hüznü, acıyı ve neşeyi tad... Benim geçtiğim senelerden geç, benim takıldığım taşlara takıl, yeniden ayağa kalk ve aynı yolu tekrar git, benim gittiğim gibi..! Ancak ondan sonra beni yargılayabilirsin..!


Hani insan bazen ne ileri ne geri, tek bir adım atamaz ya. Birini yanında tutmayı bilemez ama onun yokluğunu da istemez . Kaybetmeyi göze alamaz ama kazanmak için de mücadele etmez. Bağlanmaya cesaret edemez ama azat da etmez o'nu. Ne sevilmekten vazgeçer, ne sevmeyi bilir... Hani çok  sonra zaman geçer savrulurlar ya, o zaman dökülür dudaklardan itiraf edercesine: Ne göze alabildim ne de gözümü alabildim...

Yangın yerine bak..!
Ateşten, külden, kordan ne var elinde..!
Pervane değilsen yaklaşma sakın ateşe..!
Cân’ı teslime hazır değilsen “ben Aşk’ım” deme kimseye..!
Aşk gelmesin seninle dile…!
İncinmesin ne Mecnun ne Leyla ne gül ne de diken seninle!..

“Sana” yürümek düşer… Çünkü; yol olur yeryüzü yürümeyi bilene… Yeter ki; vakar olsun duruşun, özlemli olsun yürüyüşün!
“Yürümek” kavlin olsun, ahdin olsun, vefan olsun…
Vur kendini yollara...
İmdada sesin olsun, dara uzansın ellerin, zora dayansın bileğin...
Olur da sürçerse ayağın; dayandığın, güvendiğin her daim Rabbin olsun!

Kolumuzu ısırarak yapardık saatleri küçükken, sanki zamanın canımızı yakacağını anlarmış gibi. Takvim düzeni herkes için aynı olsa da, zaman herkesin içinde başka türlü ilerler. Öyle zengin bir sofradır ki yaşam, Acılardan sonra tatlıları beklemelidir insan...

Yüreğimin kapısı yoktur benim, her çıkmak isteyen bir duvar yıkmal. İste bu yüzdendir yüreğimin harabe oluşu…

Sustum! Kendimle konuşuyorum şimdi yalnız... Yalnız yüreğimle dokunuyorum sesime… Kimse duymuyor... Sustum! Sustu dudağımdaki şarkı, gözlerimdeki şiir, yaraları yalayan rüzgar akıp giden nehir… Gözlerim konuşuyor Yalnız… Umutlarımı sarıp rüzgârlara, uzaklara savuruyorum… her gece  yıldız yapıp serpiyorum gökyüzüne, kimse görmüyor...
Herkes mi kusursuz... Hiç kimsenin yarası yok mu sarıLacak... Herkes mi güçLü; kimse ağLamaz mı düşünce, kendine uzanacak bir eL aramaz mı... Ben güçsüzüm düşerim-ağLarım-canım acır... YaraLarım ve kusurLarım var; sırf bu yüzden insanım..! 
SIRADANIM...!
HAYAT.... BENİM HAYATIM ..!
Dışardan nasıl göründüğümün hiç bir önemi yok, içeriden görülebilenler yetiyor bana... Beni dışarıdan yargılyanlara tek bir sözüm yok dışarıda kalmaları yetiyor onlara..!

Zorlamıyacaksın zaten olmuyorsa, sen deredeki akan suysan o suyun akarını seninle bulmuyorsa laftan anlamıyorsa...  sen koskoca dereyken senin içindeki bir damlanla seni bir koyuyorsa sen en iyisi zorlama... Kıymet bilen gelir zaten geldiyse de gitmez... En iyisi sen sen ol ki kim olduğunu bilsinler..!

İçime attım bana ağır gelen tüm gerçekleri.Sustum.Yuttum soğuk sessizliği.Suçlamadım, suçlayamam kimseyi.Çünkü ben getirdim bu hale kendimi.Gitmeler yormaz beklemek kadar gelmeyecek birini.Ve hiçbir şey bir kargaşanın içinde yalnız kalmak kadar koymaz! Hep bildim yerimi;ne bir adım geride,ne bir adım önde.Şimdi bu yorgun ve yalnız gecede hesap soruyorum yüreğime...

İnsan hayallerini seviyor aslında en çok, gerçekler canını acıttığından olsa gerek...
Hayatın ona verdikleri hep biraz eksik kalıyor. “Nerede değilse en çok orada olmak istiyor” Ve kim onu daha çok kanatmışsa en çok onu seviyor…
Ve yine en çok ondan nefret ediyor...

Yürünesi yollar kapanası olduğunda kanadı yitik turnalar gördüm rüyamda...
Sustu(n).... zayii oldum...
Ellerimi cebime koydum, hüzün bulaştı parmaklarıma...
Poyrazın zulmune takıldı uçurtmalarım...
Dilini terbiye etmeden önce yüreğini terbiye et.! söz yürekten gelir, dilden çıkar yüreğinden geçmeyeni söyleme.! ya yüreğinle konuş yada sus...
Bizler düşlerimizi kurarız... Hayat yıkar...Bizler düşlerimizi yine kurarız...Hayat bir kez daha YIKAR...Kimileri buna kader der...Kimileri ise HAYAT bu der...Bizler ısrarla tekrar ve tekrar kurarız düşlerimizi...Elbette hayat yıksın diye değil; hayata inat ve umutsuzlara umut olsun diye...!!!
Elinde ne Varsa Hayata Dair, Ötesi Hiçbir Şey ya da Vesair, Hani Demiş ya Şair: Mutluluğu Sende Bulan Senindir, Ötesi MİSAFİR...

0 Comments: